Zeitgeist : The Movie (2007) ve Zeitgeist : Addendum (2008).

Yaptığım çok derin araştırmalara göre (eksisozluk ) zeitgest "zamanın ruhu" demekmiş (Almanca kökenli bir kelime sanırım) .

İlk film , din, ırkcılık, milliyetcilik, ve bilimum -izm lerle insanların insanların nasıl kontrol altına alındığını anlatıyor, 11 eylül hakkında popüler olan komplo teorilerinden bir seçkiyle terörün insanların özgürlüklerini sınırlamak ve Afganistan ve Irak işgaline zemin hazırlamak için bilinçli olarak yaratıldığı iddiasını savunuyor ;

İkinici film ise, önce günümüz finans sistemini ele alıyor, öncelikle paranın yaratılma süreci ve ona nasıl değer kazandırıldığı vb.. ilginç bilgiler var.

Bu sistemin çarpıklıklarına değindikten sonra, küresel sermayeye günümüz hakim güçlerine karşı gelenlerle nasıl mücadele edildiği, İran'da Musaddık'ın devrilmesi, Ekvador ve Panama liderlerine yapılan suikastler vs.. anlatılıyor, İMF Dünya Bankası gibi kurumlar hakkında çarpıcı bilgiler veriliyor. Bu bölümler gerçekten çok ilgi çekici bence.
Finalde de , karın (şapkalı "a"yapamadım iyi mi ) maksimizasyonuna bağlı kapitalist ekonomiye alternatif olarak geliştirilmiş kaynak bazlı yeni bir model olan "Venus Project" var. Bence ütopik ve pratiği olmayacak birşey ayrıca biz bir tane "project" biliriz o da Tyler Durden
abimizin "Project Mayhem" idir gerisi yalan :)
Keyifli seyirler efenim...

bu da indirmek isteyenler için bizzat resmi sitelerinden paylaştıkları torrent linkleri:

http://sector.yweb.sk/Zeitgeist.Final.Edition.DVDRip.XviD.torrent

http://sector.yweb.sk/Zeitgeist.Addendum.DVDRip.XviD.torrent

(Türkçe Altyazılı )

|

Denizlide "kanatlı ve kümes hayvanları derneği" ne yapılan baskında 200 kişi horoz dövüştürmekten gözaltına alınmış..

... sevenler derneği değil yalnız, direk hayvanların derneği :) , bizzat horozlar kurmuş heralde

Yakalananların arasında Denizli Genç İşadamları Derneği başkanı da varmış...

Dernek başkanı ise dövüştürmüyorduk, güzellik yarışması yapıyorduk demiş. Ancak ringin yanında ilk yardım çantası ve 2 yaralı horoz bulan polis inanmayıp, ortamda bulunanların alayı hakkında işlem yapmış...

Haberde bir tek Panter Emel eksik, o da olsa voltran tamamlanacakmış ama olsun, bu kadarı da yeterince absürd.

|

Haber Sabah Gazetesi'nden... "Profilime kim bakmış ? " yazısında bahsettiğim olay... Adamlar Merkez Bankası'na yalanlama yayınlatmış...

"T.C. MERKEZ BANKASI'ndan bir uyarı..Dağarcığınızda bulunsun...
Eğer bir gün ATM makinelerinden bir soyguncu tarafından para çekmeye zorlanırsanız PIN kodunuzu ters girmeniz halinde (Örn. 1234 yerine 4321.. gibi). Makine parayı veriyor ancak bu arada polis de çağırıyor. Bu konuyu çok nadir kişinin bildiği için, mümkün olduğunca çok kişiye bildirelim. T.C. MERKEZ BANKASI"

Yaratıcılar hakkını vermek lazım , o e-posta'yı yayan kişi olsam bu haberi görünce acayip eğlenirdim heralde.. kıskandım şimdi :) bir tane de ben uydurup salsam mı ortaya ...

|

Bir şeye emek harcayarak, arayıp bularak sahip olanlar, ona doğuştan sahip olanlardan daha fazla kıymet biliyor sanırım.

Frederic Kanouté Sevilla'nın Fransa doğumlu, Mali asıllı ünlü futbolcusu. Fransa doğumlu olmasına ve Fransa Milli Takımı kariyer açısından ona müthiş fırsatlar sunabilecekken Mali Milli Takımı'nı tercih etmişti yıllar önce. 20 li yaşlarında müslüman olmuş. Sevilla formasının 888.com (sanal kumarhane) göğüs reklamını kapatarak maçlara çıkmıştı ilk zamanlar. Şirket Mali'li yoksullara yüklü bir yardım yapınca giydi sansürsüz formayı.

Malum Sevilla İspanya'nın Endülüs bölgesinde, orada kontratı biten, bölgedeki müslümanların ibadet edebileceleri tek cami'yi çok yüksek bir paraya satın aldığında gönüllerde taht kurmuştu.

İşte o Kanoute belkide hayatının en anlamlı golünü atıp, herkesin sustuğu, tvlerden takip ettiği Gazze'deki katliama, Deportivo maçında attığı golden sonra altında birkaç dilde Filistin yazan tişörtüyle tepkisini gösterdi, artık Efsane oldu.

|

Ben doğmadan çok önceleri çekilmiş bu film, 1978 yapımı. Son yıllarda adını pek duymasak da 90 lı yillarda yurt dışındaki Türkiye imajini ne kadar olumsuz etkilediği sık sık dillendirilirdi. 3-4 yil önce filmi ilk kez izlediğimde içimden bir tiksinme gelmişti. Türkiye'yi bilmeyen ve Türk insanını tanımayan birinin etkilenmemesi mümkün değil. Güzelim Istanbul bile gri, kirli, puslu, lanet bir sehir olarak çikiyor karsimiza. Hakiminden savcısına, avukatından polisine gardiyanından tutuklusuna kadar filmdeki tüm Türk karakterler ya kötü ya kişiliksiz ya aptal. Bir tane mi iyi Türk olmaz, yok işte.

Alinur Velidedeoğlu Cannes film festivalinde tesadüfen, filmde hikayesi anlatilan Billy Hayes'i bulmuş ve onunla bir nevi röportaj yapmiş. İşin aslını, Türkiye'de neler yaşandığını, filmle, Türkiye'de yaşadiklarini anlattığı kitap ve kendi hikayesi arasındaki büyük farkları, daha birçok şeyi anlatmış Billy Hayes

Buyrun belki ilginizi çeker

Midnight Express truth revealed - Part 1 - Alinur Velidedeoglu



Midnight Express truth revealed - Part 2 - Alinur Velidedeoglu

|

Kapitalist sistemin iddia edildiği gibi yaratıcı zekayı arttirmadığını aksine körelttiğini, bunu da insanları başta yaptıkları işlere olmak üzere, yabancılaştirarak gerçekleştirdigini savunanlara son zamanlarda hak vermeye başladım.Galiba bu günlerde insanlari manipule etmek hiçbir dönemde olmadığı kadar kolay .

Beni bu düsünceye iten son şey ise facebookda arkadaşlarimdan aldığım "grup" davetleri oldu. Internetten geniş kitlelere ulaşmak için eskiden "forward e-mail" lerle e-posta adresleri toplanırdı. Herkese en az birkaç defa gelmiştir sanirim .

"Bu mail 100.000 kisiye forward edilirse kanserli bir çocugun hastane masraflarini bilmem kim karsilayacak" tarzi duygu sömürüsü yapan "seven eleven pkkli tüm arkadaslarina yolla" ve "danone Türk çocuklarini gerizekali! yapiyor, herkes duysun forward et" diye milli hassasiyetten şansını deneyen "Bu mail i 20 kisiye yollamayan herkesin allah belasini verdi, istersen yollama" tarzi tehdit eden ve " Bunu 30 kisiye yollayan herkesin sansi açildi sende dene ne kaybedersin" tarzi daha masum olan, "MSN parali oluyo su zamana kadar 20 kisiye yolla bu maili" :) bile diyen e-postalari bilmem hatirlar mısınız. Muhtemelen sizin de bikmadan usanmadan bunları "forward" eden arkadaşlarınız olmustur. Bu furya bitti gibi ama hala "forward" edenler varsa söyleyeyim etmeyin, bunlar reklam maili atmak için aktif e-posta toplama hamleleriydi. Hani "ulan bana niye günde 600 tane spam geliyo" diyosun ya bundan işte.

Bu furya bitti bitmesine ama bu zihniyet ve yöntem simdi facebook da kabuk degiştirmiş bir şekilde yaşamaya devam ediyor.Ne kadar başarılı olduklarını gördükçe bu yazinin birinci paragrafının birinci cümlesindeki düsüncelere kapiliyorum.

Bu davetleri bana yollayanlarin hemen hepsi çok iyi üniversitlerde okuyan veya oralardan mezun, ortalamadan daha bilinçli ve uyanik olmalarini bekledigim insanlar. Komik komik gruplar kurulmus ve alt tarafi isteyen herkesin açabilecegi bu gruplar abuk sabuk vaadlerde bulunuyorlar. Ama birkaç şartla.. hepsinin ortak şartı tüm arkadaş listeni davet et :=)

"Profilime kim bakmış ??" tamam herkes merak eder hani belki bi punduna getirip çözmüslerdir deyip yuttun, anlayisla karsiliyorum :D

"Facebook' da Kimler Profilinize Bakmis, Kac Dakika Durmuş, Hemen Ögrenin !!" yok daha neler :D ( su an 268,707 üyesi var )

"Sizi Kim Aramis Kim Silmis Kim Fotografinizi Çalmis? Ögrenmek Istermisiniz?" kim fotografinizi çalmış?? yuh artik destekli atın bari.....

"Facebookda Sizi Kim Aramış?? " google mısın yoksa Bill Gates misin?? diyorum...

"Facebook Rengini Değiştir - Change Your Facebook Color"

Daha böyle abuk sabuk bi ton grup var ve toplamda sanırım yarim milyona yakın Türk bu gruplara üye. Yapmayın etmeyin arkadaşlar, atılan her oltaya gelmeyin, yav çok değil bir 10 saniye düşünün bişey yapmadan önce.

Şu ucuz reklam numaralarına bile uyan(a)mayan bir kitle haline gelmiş zehir gibi gençler . Bazen acaba kasıtlı olarak mı insanları bu hale getiriyorlar diyorum... Neyse bu yazı Yalçın Küçük tarzı bi komplo teorisine dönüşmeden sonlandırayım.. :)

(Not: Hala profiline kim bakmış merak ediyosan bu yazıyı tüm arkadaşlarına zorla da olsa okut, liste sana e-posta olarak gelecek, son teknoloji bu sen de faydalan)

|